Karadeniz’in incisi olarak bilinen Trabzon, eşsiz doğasıyla görenleri adeta etkisi altına alıyor. Karadeniz’in en gelişmiş şehirlerinden olan Trabzon, her mevsim bol yağış almasıyla bilinmektedir. Bol yağış alması bölgede farklı türde bitki çeşitliliklerin görülmesine olanak sağlamıştır. Zengin bir orman örtüsüne sahiptir. Bu nedenle Trabzon kamp alanları bakımından oldukça elverişlidir. Ormanlık alanlarında kamp faaliyetleri oldukça yaygın bir şekilde yapılmaktadır. Trabzon’un sert denebilecek bir iklimi vardır. Bu nedenle de farklı iş kolları ve ekonomik faaliyetleri gelişmiş değildir. Temel geçim kaynağının büyük bir bölümünü tarım oluştururken yanı sıra hayvancılık ve balıkçılık faaliyetleri de etkin bir şekilde sürdürülmektedir.

Şehrin tarihi geçmişi oldukça eski dönemlere dayanmaktadır. Tarihi açıdan ele alınacak olursa, ilgililerini içine çekecek düzeyde gelişmelere tanıklık edilecektir. 4 bin yılı aşkın tarihi ile Trabzon, birçok farklı medeniyete ve imparatorluğa ev sahipliği yapmıştır. Osmanlı Devleti’nin önemli padişahlarından Kanuni Sultan Süleyman’ın doğum yeridir. Ayrıca burayı Fatih Sultan Mehmet fethetmiştir. Bu gelişmeler sonucunda Trabzon, Türkiye açısından önemini hep korumuştur. Kentteki en eski yerleşim yerinin bir masaya benzetilmesinden ötürü şehrin yıllarca adı Yunancada masa olarak bilinen “Trapezo” olarak kalmıştır. Zamanla ise bu isim “Trabzon” şeklinde anılmaya başlamış ve günümüze kadar bu şekilde gelmiştir.

Şehrin 18 ilçesi bulunmaktır. 2019’daki verilere göre ise kent nüfusunun 807 bin dolaylarında olduğu belirlenmiştir. Cumhuriyet Dönemi’nden itibaren eğitim ve öğretime en çok destek veren şehirlerin başında olmuştur. Şehirde okullaşma, okuma – yazma oranı oldukça yüksektir. Trabzon Teknik Üniversitesi sayesinde, nüfus içerisindeki genç nüfus oranı daha da artmıştır. Şehirde kent nüfusunun genç olmasından kaynaklı ise günün her saatinde dinamik bir yaşam biçimi söz konusudur. Tüm bunlara ek olarak Trabzon’un zengin bir mutfağı da vardır. Günün her saatinde farklı tatları deneme fırsatı bulabileceğiniz gastronomik bir şehirdir. Akşam yemeğinde yiyebileceğiniz en belli başlı yemekleri arasında “hamsi tava” vardır. Kahvaltı ya da ara öğünlerde ise kuymak ya da bir diğer bilinen adıyla mıhlama yiyebilirsiniz. Öyleyse bu güzel şehirde en iyi kamp deneyimi nerede yaşanır, birlikte bakalım.

Uzungöl Karester (Garester) Yaylası

Uzungöl Karaster (Garaster) Yaylası, Trabzon’da kamp denince ilk akla gelen yerlerdendir. Şehir merkezine yaklaşık 85 km uzaklıkta bulunmaktadır. Kamp bölgesine ulaşabilmek için Trabzon şehir merkezinde yer alan durakları kullanabilirsiniz. Duraklardaki Uzungöl istikametli tüm araçlar kamp bölgesine doğru hareket etmektedir. Dolmuşa bindikten yaklaşık 1,5 saat sonra Uzungöl’e varacak ve bir patika boyunca yürüdükten sonra kamp alanına ulaşacaksınız. Yaylanın rakımı 2770’tir. Oldukça yüksek bir rakıma sahip olması sebebiyle özellikle kış aylarında oldukça soğuktur. Yaylada kış manzarası çok güzeldir. Özellikle yayladan Trabzon manzarasını izlemek oldukça keyif vericidir. Yayladan dağların doruk noktaları çıplak gözle dahi çok net bir şekilde görülebilmektedir.

Uzungöl Karaster Yaylası’nın havası son derece ferahtır. Ulaşımın da kolaylığı etkisiyle burası kamp severler tarafından Trabzon’un en çok sevilen yerlerinden bir tanesidir. Yalnızca kamp severlerin ilgisini çeken bir yer değildir elbette. Günübirlik olarak ziyaret edenlerin de sayısı bir hayli çoktur. Kamp alanı çimlik bir alandan oluşmaktadır. Çadırınızı kurduğunuzda zemin sizi rahatsız etmeyecektir. Ayrıca çimlerden dolayı alanda yoğun bir çim kokusu hâkimdir. Doğası itibariyle Trabzon’un en muazzam alanlarındandır. Çadırınızı alanın hemen hemen yerine rahatlıkla kurabilirsiniz. Ancak burada konaklayan kamp severlerin büyük bir çoğunluğu ya çay kenarında ya yaylanın açıklığında ya da çam ağaçlarının altında konaklamayı tercih ediyorlar.

Kamp Olanakları ve Ücretler

Uzungöl Karester Yaylası’nda kamp yapabileceğiniz herhangi bir işletme, tesis yer almıyor. Kamp yapmak için birçok imkânı kendiniz sağlamanız gerekecektir. Öncelikle alanda alışveriş yapabileceğiniz, basit gereksinimlerinizi bile karşılayabileceğiniz market – bakkal tarzı bir yer bulunmamaktır. Bu nedenle alana gelmeden önce ihtiyacınız olabilecek tüm şeyi Uzungöl’den karşılamalısınız. Yumurta, ekmek, süt gibi bazı ihtiyaçlarınızı yöre halkından da temin edebilirsiniz. Ayrıca Uzungöl çevresinde kahvaltı yapabileceğiniz işletmeler de mevcuttur.

Kamp süreniz boyunca ihtiyacınız olacak suyu kamp bölgesinden temin edebilirsiniz. Yaylanın birkaç yerinde çeşmeler mevcuttur. Ayrıca bu suyu içme suyu olarak da kullanabilirsiniz.

Kamp bölgesinde elektrik bulunmamaktadır. Gece eğer çok yıldızlı değilse ortam oldukça karanlık olacaktır. Bu nedenle yanınızda mutlaka el feneri ya da pilli lamba tarzı bir eşya bulundurmalısınız. Buna ek olarak kamp bölgesinde tuvalet de bulunmamaktadır. Bunun için köy evlerinde rica edebilirsiniz.

Uzungöl Karester Yaylası’nda mangal ateşi, semaver ya da kamp ateşi yakabiliyorsunuz. Çevreden küçük odun parçaları bulabilirsiniz. Bulamazsanız da yöre halkından yardım isteyebilirsiniz.

Köydeyken Soğanlı Dağları’na doğru yürüyebilirsiniz. Dağ yolunda yürürken yol boyunca dağ kekikleri göreceksiniz. Bu kekikleri 9 – 10 yaşlarında çocuklar satıyor. Dilerseniz 5 – 10 TL karşılığında bu kekiklerden satın alabilir hem de o çocukları mutlu edebilirsiniz.

Yaylanın rakımı bir hayli yüksek olduğundan geceleri soğuk geçmektedir. Bu nedenle çadırınızdaki ekipmanların soğuğa dayanıklı seçilmesi önemlidir. Özellikle geceleri rahat bir uyku için uyku tulumu getirmeyi unutmamalısınız.

Bu çevrede henüz yeni yapılmış apart tarzı pansiyonlar olsa da genellikle kamp severler kendi başlarına kamp yapmayı tercih ediyorlar. Eğer yaylada kendi çadırınız ya da karavanınızla kamp yapmak isterseniz bu tamamen ücretsiz olacaktır.

Sümelas Camping

Sümelas Camping, Trabzon’un en güzel bölgelerinden biri olan Maçka’nın Coşandere beldesinde yer almaktadır. Sümela Manastırı yolu üzerinde yer almaktadır. Ana yoldan 600 m içeri girdiğinizde kamp alanına ulaşmış olacaksınız. Kamp alanı çok büyük olmasa da ideal bir kamp deneyimi için birçok niteliğe, olanağa sahiptir. Genellikle çok kalabalık bir ortamı yoktur. Sezon ortası bir dönemde gitseniz dahi huzurlu ve dingin bir ortamı vardır. İki dağ arasında akan suyun sesiyle huzurlu bir şekilde uyuyabilir ve sabah güzel bir manzaraya gözlerinizi açabilirsiniz. Burası Trabzon’da doğayla iç içe kamp yapabileceğiniz en güzel bölgelerdendir. Burada duyacağınız sesler, kuş cıvıltılarından ve derenin şırıl şırıl akan sesinden başka bir şey olmayacaktır.

Sümelas Camping’te kendi yemeğinizi kendinizin pişirebileceği alanlar mevcuttur. Dilerseniz alanın bazı yerlerinde mangal yakabilirsiniz. Ancak yemekle uğraşmak istemezseniz kamp tesisine ait bitişikte yer alan alabalık restoranında yemeğinizi yiyebilirsiniz. Dilerseniz vereceğiniz sipariş çadırınıza kadar getirilebilir. Kamp tesisi, çok yardımsever ve güler yüzlü bir aile tarafından işletilmektedir. Yaşayacağınız en ufak bir sorunda son derece çözüm odaklı yaklaşacaklardır. Eğer bu çevrede kamp yapmaya niyetliyseniz alternatifleriniz arasında mutlaka Sümelas Camping olmalıdır. Hem çevrede gezilecek yerler bakımından da uygun bir kamp tesisidir. Sadece birkaç km giderek Sümela Manastırı’nı da gezebilirsiniz.

Kamp Olanakları ve Ücretler

Burada hem çadırla hem de karavanla konaklayabiliyorsunuz. Konaklama ücreti gecelik 50 TL’dir. Ücretler kişi başı değil, çadır – karavan başı olarak alınmaktadır.

Kamp alanı oldukça düz bir alan üzerine kurulmuştur. Alanın neredeyse tamamı çimdir. Çadırınızı getirerek istediğiniz alanda kamp yapmaya başlayabilirsiniz.

Kamp alanında tuvalet ve duşlar mevcuttur. 7 – 24 saat sıcak su bulunmaktadır. Temizlikleri sık sık yapılmaktadır. Hijyen bakımından uygun bir ortamı vardır. Zaten burası henüz yeni bir tesis olduğundan her şey oldukça bakımlıdır. Kabinler oldukça geniş ve her kabin içerisinde de şofben bulunmaktadır.

Alabalık restoranında sadece balık yoktur. İsterseniz Karadeniz yöresine özgü kuymak gibi lezzetleri de deneyebilirsiniz. Fiyat bakımından ortalama olduğunu söyleyebiliriz.

Kamp alanında bulaşıklarınızı yıkayabileceğiniz küçük bir alan vardır. Dilerseniz burada basit, ayaküstü yiyecekler de hazırlayabilirsiniz.

Kamp alanında kontrollü olmak şartıyla kamp ateşi, semaver ateşi vs. yakmak serbesttir. Sevdikleriniz ile kamp ateşi yakabilir ve etrafında keyifli sohbetler edebilirsiniz.

Hıdırnebi Yaylası

Hıdırnebi Yaylası, Trabzon’un Akçaabat ilçesinde yer alan yemyeşil bir kamp alanıdır. Kamp bölgesi, Trabzon şehir merkezine yaklaşık 40 km mesafede bulunmaktadır. Yaylaya yakın bir noktada yayla ile aynı adı taşıyan Hıdırnebi Gölü de bulunmaktadır. Dilerseniz çadırınızı göle yakın bir yere de kurabilirsiniz. Sabah uyandığınızda karşınızda gölün manzarasını görecek ve güne güzel bir şekilde başlayabileceksiniz. İlçe merkezine yakın olmasından kaynaklı burası genellikle kalabalıktır. Özellikle de sezon ortası bir dönemde gittiyseniz oldukça yoğun olduğunu kendiniz de göreceksiniz. Hafta sonlarında günübirlikçilerin de etkisiyle bu durum daha çok hissedilmektedir.

Kamp bölgesine giderken yolun neredeyse tamamı asfalttan oluşmaktadır. Bu nedenle bu alana karavanınızla da gelebilirsiniz. Ancak yol biraz dar ve dönemeçlidir. Yine de gayet konforlu bir biçimde alana ulaşım sağlayabilirsiniz. Yolculuk boyunca çok güzel yerlerden geçeceksiniz. Karadeniz’in güzelliklerine bir kez daha şahit olacaksınız. Ayrıca yol üstünde mola verebileceğiniz çok güzel çay bahçeleri vardır. Burada biraz dinlenebilir ve yöre halkının samimi sohbetlerine dahil olabilirsiniz. Buranın insanı genellikle çok güler yüzlüdür. Bölge hakkında merak ettiğiniz, öğrenmek istediğiniz ne varsa size mutlaka yardımcı olacaklardır.

Hıdırnebi Yaylası’nda Kamp

Hıdırnebi Yaylası’nda kamp yapabileceğiniz çok güzel alanlar mevcuttur. Genellikle ücretsiz yerlerdir, tesis sayısı oldukça azdır. Zaten buraya kamp amaçlı gelenlerin büyük bir çoğunluğu da kendi imkânlarıyla, doğayla daha iç içe bir kamp deneyimi yaşamak istiyorlar. Ancak daha önceden kamp tecrübeniz yoksa ve bir kamp tesisinde konaklamak istiyorsanız bunu yapabileceğiniz yerler vardır. Bölgede oldukça bilinen Hıdırnebi Yayla Kent adlı tesiste konaklayabilirsiniz. İşletme sahipleri son derece cana yakın, sıcakkanlı insanlar. Tesisin bahçesine yanınızda getirdiğiniz çadırı kurarak güzel bir kamp deneyimi yaşayabilirsiniz.

Eğer kendi imkânlarınızla kamp yapmak isterseniz bunu oldukça ideal şartlarda yapabilirsiniz. Öncelikle burada yemek sorununuz olmayacaktır. Çünkü yayla etrafında alışveriş yapabileceğiniz büfeler mevcuttur. Buradan istediklerinizi alabilir ve yaylada kendi yemeğinizi kendiniz pişirebilirsiniz. Mangal ateşi yakmak serbesttir ancak elbette ki temkinli davranmayı unutmamalısınız. Eğer yemeğinizi kendiniz hazırlamak istemez ve hazır bir şeyler yemek isterseniz de olanaklarınız mevcuttur. Yayla çevresinde yemek yiyebileceğiniz bir iki restoran da bulunmaktadır. Burada her türlü ızgara, balık ve pide çeşitlerini bulabilirsiniz. Fiyat bakımından ise son derece ortalama fiyatlara sahip olduğunu söyleyebiliriz. Yani kısaca yemek olanakları bakımından oldukça uygun bir alandır.

Burası neticede bir yayla olduğu için ve rakımın da etkisiyle zaman zaman oldukça soğuk olabilmektedir. Eğer bahar aylarında geldiyseniz mutlaka yanınızda soğuğa dayanıklı malzemeler bulundurmalısınız. Çadırınız da soğuğa dayanıklı olmalıdır. Yanınızda uyku tulumu, polar ya da yağmurluk gibi eşyalar bulunması yararınıza olacaktır. Bir de belirtmekte yarar var merkez çok sıcak ve hava açıkken dahi yaylaya çıktığınızda yoğun bir sis görebilirsiniz.

Tuvalet ve elektrik gibi ihtiyaçlarınız için tesislerden faydalanabilirsiniz. Ayrıca yayla içerisinde bir de camii vardır. Zor durumlarda bu camiinin tuvaletlerini ve prizlerini kullanabilirsiniz. Dilerseniz camiinin yanında yer alan fırından ekmek, pide çeşitleri de alabilirsiniz.

Maçka – Şolma Yaylası

Trabzon’un en çok sevilen, en gözde yaylarından biri olan Maçka – Şolma Yaylası, Maçka’nın yaklaşık 20 km uzağında bulunmaktadır. Trabzon şehir merkezinden ise burası yaklaşık 30 km mesafede bulunmaktadır. Şehir merkezinden Şolma Yaylası’na yaklaşık yarım saatlik bir yolculuk sonunda ulaşabilirsiniz. Buraya en kolaydan ulaşabilmek için Sevinç Köyü tabelasını takip etmelisiniz. Daha sonra ise Sorsi Boğazı mevkiine doğru hareket etmelisiniz. Uçarsu ve Çukuryayla’yı geçtikten 5 dakika kadar sonra yaylaya ulaşıyorsunuz. Bu yol daha konforludur. Asfalt bir yol olduğundan yolcuğunuz daha rahat geçecektir. Ancak daha kısa bir yoldan gitmek isterseniz Maçka ilçesinden batı yönünde 20 km kadar ilerleyerek de alana ulaşabilirsiniz. Bu yol toprak bir yoldur ancak manzara açısından birinci yola göre daha iyidir.

Maçka – Şolma Yaylası ladin ormanlarıyla kaplı yemyeşil bir alandır. Doğaseverlerin ayrılmak istemeyeceği yerlerden biri olacaktır. Bitki örtüsünün gür olması sebebiyle kamp severler tarafından çok tercih edilmektedir. Yaylanın deniz seviyesinden yüksekliği yaklaşık 700 m kadardır. Nispeten yüksek olmasından dolayı özellikle akşam saatlerinde oldukça serindir. Bu nedenle kamp yapma niyetindeyseniz yanınızdaki eşyalar mutlaka soğuğa karşı dayanıklı olmalıdır. Kulin Dağı’ndan gelen rüzgârların akşam saatlerinde kamp keyfinizi bölmemesi açısından önemli olacaktır.

Yaylanın bitki örtüsü oldukça çeşitlidir, birçok ağaç türünün varlığına şahitlik edebilirsiniz. Ayrıca yayla bir yerleşim yeridir. Az da olsa yerleşim mevcuttur. Buradan bile yaylanın konaklamaya ne kadar elverişli olduğunu anlayabilirsiniz. Yaylaya çok yakın olan Yeşilyurt Köyü’nde kamp için ihtiyaç duyabileceğiniz birçok şeyi temin edebilirsiniz. Çiçek kaplı alpin çayırları ve çimenlerin muazzam görüntüsüyle buz gibi akan suların sesinin buluştuğu bu noktada çok huzurlu bir kamp yaşayabilirsiniz. Yayla özellikle doğal güzellikleri bakımından Trabzon’un en beğenilenleri arasındadır. Bu sebeple de çok sık ziyaret edilmektedir.

Maçka – Şolma Yaylası’nda Kamp

Maçka – Şolma Yaylası’nda kamp yapmak için herhangi bir kamp tesisi bulunmamaktadır. Eğer buraya kamp yapma niyetiyle geldiyseniz tamamen kendi olanaklarınızla yapacaksınız. Doğayla iç içe, huzurlu ve dingin bir kamp için çadırınızı yaylanın birçok yerine kurabilirsiniz. Alanın neredeyse tamamı düzlük ve çimlik olsa da yine de çadırınızda rahat bir uyku için şişme yatak ve yoga matı getirmenizde fayda vardır.

Kamp olanakları bakımından da oldukça iyidir. Çevrede tuvalet ve çeşmeler bulunmaktadır. Ayrıca çeşmelerden akan su içilmeye de uygundur. Alanda direkt olarak elektrik bulunmasa da çevredeki tesislerden çekebilirsiniz. Bunun için ara kablo getirmenizde fayda vardır. Duş – banyo gibi olanaklar bulunmamaktadır. Köy yakın olduğundan alışverişlerinizi rahatlıkla yapabilirsiniz. Mangal ateşi, kamp ateşi ya da semaver yakabileceğiniz alanlar mevcuttur.

Eğer çadırda konaklamak istemeyip bir otelde konaklamak isterseniz bunun için de bazı alternatifleriniz vardır. Yaylaya çok yakın bir konumda birkaç gün konaklayabileceğiniz birkaç otel bulunmaktadır. Bu otellerden bir tanesi Usta Park Hotel’dir. Bu civarda konaklayabileceğiniz en iyi yerlerden bir tanesidir. Odaları son derece şık ve konforludur. Çalışanları oldukça ilgili ve yemekleri de oldukça başarılıdır. Doğanın kalbinde böylesi imkânlara sahip olabileceğiniz güzel bir seçenek olabilir. Diğer alternatifiniz ise Zeytindalı Hotel olabilir. Burası da bölgede en çok tercih edilen, en çok beğenilen yerler arasındadır. Maçka Kültür Turizm ve Sanat Festivali’ne oldukça yakın bir konumda yer alır. Otelin deniz manzarası olması sebebiyle oldukça hoş bir ortamı vardır. Deniz manzaralı bir oda seçip doğanın güzelliklerini keşfe çıkabilirsiniz.

Trabzon’da Gezilecek Yerler

Uzungöl

Uzungöl, Trabzon’un oldukça turistik bir yerleşim alanıdır. Bir yayla köyüdür ve sahip olduğu doğal güzellikleri ile hem yerli hem de yabancı turistlerin ilgi adağı konumundadır. Eğer günün birinde Karadeniz turuna çıkarsanız ya da Trabzon’u gezmek isterseniz ilk uğramanız gereken yerlerden birisi bura olmalıdır. Bölgenin en temel geçim kaynağı turizmdir. Özellikle yaz aylarında büyük bir turist akını buraya gelmektedir. Burası, Türkiye’de oldukça nadir görülen yağmur ormanlarının görüldüğü bir köydür. Her mevsim bol yağış almasıyla bilinir. Ayrıca buradaki ormanlık alan, yerküre üzerinde ılıman bölgede yer alanların en eskisi olmasıyla da önemli bir değere sahiptir. Bölgede Karadeniz ikliminin tipik özellikleri hâkimdir. Kışın bembeyaz karla kaplı olup yazın ise aldığı yağmurlar sayesinde yemyeşil bir görünüme sahiptir.

Bu beldeden tarihte ilk kez 1856 senesinde Saraho (Rumca) olarak bahsedilmiştir. Bölgedeki ilk yerleşik hayatın ise 1650’li yıllarda olduğu düşünülmektedir. Rivayetlere göre yerleşik halkın gayrimüslim 12 haneden oluştuğudur. Zamanla Müslümanlarında bölgeye gelmesi ve yerleşmesiyle büyümüştür. 1876 yılı itibarıyla hane sayısı 200’ü geçmiştir. Cumhuriyetimizin kurulması ile birlikte de Of ilçesine bağlı olan belde Çaykara’ya katılmıştır. 1969 senesinde ise belediye statüsüne kavuşmuş ve daha sonra çıkan bir kanun ile kapatılmıştır. Uzungöl’de turizm genellikle yaz aylarında daha canlıdır. Karayolu ile ulaşım kolaydır. Yılın her döneminde ilçe merkezinden günlük olarak buraya doğru hareket eden otobüs bulmak mümkündür. Çömlekçi Mahallesi’nden bineceğiniz otobüsle yalnızca 30 dakika içerisinde buraya ulaşabilirsiniz. Etkinlik takvimlerini takip ederseniz yıl içerisinde bölgede yapılan konserlere, festivallere ve yamaç paraşütü etkinliklerine katılım sağlayabilirsiniz.

Sümela Manastırı

Trabzon tüm tarihi boyunca birçok farklı medeniyete, kültüre ev sahipliği yapmıştır. Kentsel doğal ve arkeolojik olarak toplam 25 tane sit alanına sahiptir. Ayrıca şehir içinde 980’i aşkın taşınamaz kültür varlığı mevcuttur. Şehirdeki en önemli kültürel eserlerden birisi de Sümela (Meryem Ana) Manastırı’dır. Burası Trabzon’un adeta bir simgesi haline gelmiştir. Maçka ilçesinin Altındere Köyü sınırları içerisinde bulunmaktadır. Yapı Karadağ’ın sarp kayalıkları üzerine inşa edilmiştir. Vadiden yüksekliği yaklaşık olarak 300 metredir. Daha önceleri burası bir kaya mağarasıyken zamanla kiliseye evrilmiştir. Zamanla yapılan müdahaleler ve eklemeler sonucunda manastır olarak günümüze kadar ulaşmıştır.

Sümela Manastırı’nın yapılış amacı oldukça ilgi çekicidir. Roma İmparatorluğu döneminde bir zamanlar Hristiyanlık yasakmış. Bu nedenle de Hristiyanlığı yaymak isteyen din adamları ibadet yerlerini çok gizli yerlere, gözden uzak bölgelere yapmışlar. Özellikle yüksek dağ yamaçları ilk tercihleri oluyormuş. Sümela Manastırı da işte tam bu nedenle dağın yamacına inşa edilmiştir. Roma İmparatorluğu, Hristiyanlığı resmi din olarak kabul edince Manastır olarak kullanılmaya başlamıştır. Dönemin manastırında yalnızca din eğitimi değil; fizik, geometri, tıp, kimya ve astroloji gibi modern eğitimler de veriliyormuş. Dik yamaçtaki bu devasa manastır inşa edilirken taşlar 7 km kadar yukarıya taşınmıştır. Yapımı bugünkü olanaklar ile bile oldukça güçtür. Manastırın bulunduğu bölgeye “Sumela” denmektedir. Kelime anlamı melas yani siyahtır. Bunun nedeni ise kurulduğu yerin koyu renge sahip olmasıdır. Günümüzde bu bölgeye “Karadağlar” denmesinin sebebi de budur. 

2020 Ağustos ayı itibarıyla manastıra giriş ücreti 50 TL’dir.

Atatürk Köşkü

Atatürk Köşkü, Trabzon’un Soğuksu semtinde yer alan bir yapıdır. Mustafa Kemal Atatürk Trabzon’u ziyaret edene kadar köşk, müze olarak kullanılıyordu. Mustafa Kemal kente geldiğinde burada konaklıyordu. Zamanla köşke hayran olan Atatürk’e bu yapının tapusu ve anahtarı Trabzon Özel İdaresi tarafından verilmiştir. Ulu Önder’in vefatından sonra ise köşk bir kez daha müzeye çevrilmiştir. Atatürk’ün güzelliğine yakışır bir güzelliğe sahip olan bu köşkte Rönesans ve Avrupa mimarisinin izleri oldukça hissedilir düzeyde. Köşkü bu denli mükemmel kılan asıl husus ise cephesinde yer alan taş işçiliğidir. Bu işçilik Bağdadi tekniğine uygun olarak yapılmıştır. İçeride Mustafa Kemal’e ait mobilyalar, halılar, tablolar ya da porselenler görebilirsiniz. Kısaca Atatürk’ün değerli yaşamına ait ne varsa burada görebilmek mümkündür. Köşkü haftanın her gününde ziyaret edebilirsiniz. Ulaşım olarak da Atatürk alanından kalkan otobüsleri kullanabilirsiniz.

Zağnos Vadisi Parkı

Zağnos Vadisi Parkı, Trabzon halkının en çok vakit geçirdiği yerler arasında gelmektedir. Vadi ziyaretçilerine oldukça huzurlu bir ortam vadetmektedir. Vadi içerisinde birçok çiçek türü, ağaç türü, havuzlar, kuş türleri ve kuğu görebilirsiniz. Son derece yeşil bir alan olmakla birlikte oksijeni de boldur. Özellikle yaz aylarının sıcak günlerinde ailenizle gelebileceğiniz, keyifli vakit geçirebileceğiniz bir ortamı vardır. Ayrıca alanda piknik yapmaya uygun mesire alanları da mevcuttur. Şehrin merkezine oldukça yakın olmasından kaynaklı özellikle hafta sonlarında kalabalık olabilmektedir. Vadiye, şehrin merkezinden kalkan otobüslerle ulaşabilirsiniz. Eğer şehir dışından buraya ulaşım sağlayacaksanız otogardaki otobüslere de binerek buraya varabilirsiniz.

Trabzon Kalesi

Trabzon Kalesi, Trabzon’un simge yerlerinden bir tanesidir. Tarihi geçmişi oldukça eskilere dayanmaktadır ancak günümüze kadar kendini korumayı başarmıştır. Bu kale Trabzon’un Araklı ilçesinde bulunmaktadır. Ayrıca kale şehrin en yüksek yerlerinden birindedir. Deniz kıyısından başlayarak tepelere kadar uzanan kaleden Evliya Çelebi de söz etmiştir: “Dağ tarafında cehennem kuyusuna benzer bir derin hendeği vardır ki yetmiş yedi adam girer. Safi kesme kayadır. İçine cami, muhafazacı evleri, cebehaneleri ve mahzenleri vardır.” demiştir. Eğer bir gün Trabzon’a yolunuz düşer doğa turu atmak ve tarihi bir yolculuğa çıkmak isterseniz mutlaka Trabzon Kalesi’ni ziyaret etmelisiniz. Burası hem yerli hem de yabancı turistlerin oldukça dikkatini çeken bir yerdir. Tarihi MÖ 4. yüzyıla kadar uzandığı tahmin edilmektedir.

Kale; yukarı hisar, orta hisar ve aşağı hisar olarak 3 kısımdan oluşmaktadır. En ilgi çekici yanlarından bir tanesi de kalenin eski anıtlardan toplanan taşlarla inşa edilmiş olmasıdır. Ayrıca kalenin bulunduğu alan Bizans dönemine ait eski bir temeldir. Yapılış amacı ise, Fatih Sultan Mehmet’in Trabzon’u fethettikten sonra Karadeniz’e gelebilecek saldırılara karşı korumaktır.

Kısaca toparlamak gerekirse Trabzon ülkemizin en değerli şehirlerinin başında gelmektedir. Gerek kültürel miraslarıyla gerekse de gezilecek yerleriyle çok özel bir yere sahiptir. Trabzon kamp alanları, görülmesi gereken önemli yerleri bu şekildedir. Günün birinde Karadeniz turuna çıkarsanız Trabzon’da bu yerleri görmeden dönmemelisiniz.

Trabzon Kamp Alanları | En İyileri, Kamp Olanakları, Gezilecek Yerler, Ücretler ve Ulaşım