İç Anadolu Bölgesinde yer alan Kırşehir, tarihin en eski dönemlerinden bu yana yerleşim yeri olarak kullanılmaktadır. 243 bin nüfusu bulunan şehir, dönem dönem göç almakta ve göç vermektedir. Anadolu aşık ve ozanlık geleneğini yürüten Kırşehir, birçok önemli ismin yetiştiği şehirdir. Sazı ve söz ile her yaştan insanı etkileyen Neşet Ertaş doğa büyüme bu şehirlidir. Kırşehir'e yolunuz düştüğünde ne yapacağım diye sormayın' Kırşehir Gezilecek Yerler listemiz işte tam da bu durumlar için özel olarak hazırlandı :)
Mucur Yeraltı Şehri
Kapadokya bölgesi içerisinde yer alan Kırşehir'de bilinmeyen birçok yeraltı güzelliği bulunur. Roma Devletinin hüküm sürdüğü M.S 2. yüzyılda bu bölgede Hristiyanlık çok hızlı yayılmaktaydı. O dönemler Hristiyanlar yaşamlarını, dinlerini koruma altına almak için yeraltına çekilmek durumunda kaldı. O dönemlerde inşa edilen birçok yeraltı şehri bugün kalıntı duruma düşmüştür. Mucur yeraltı şehri de o şehirlerden birisi olup Hristiyanların özgür bir şekilde ibadet edebilmek ve yaşayabilmek adına yaptıkları şehirlerden birisidir.
Ahi Evran Cami
Kırşehir'in en önemli en eski camilerinden birisi de Ahi Evran Camidir. Oldukça eski bir geçmişe sahip olan bu cami, mimari özellikleri ile ön plana çıkmaktadır. Kırşehir Merkeze yolunuz düşmesi durumunda kesinlikle uğramanızı tavsiye ederiz.
Türk Büyükleri Anıtı
Kırşehir Gezilecek Yerler listeniz içerisinde yer almasını istediğimiz bir diğer nokta ise Türk Büyükleri Anıtıdır. Tarihte devlet kurmuş 17 büyük Türk devletinin imparatorları ile beraber bayraklarının yer aldığı bu anıt, bölgede en çok ziyaret edilen yerler arasında yer alıyor. Anıt içerisinde her Türk devletinden özel izler görebilmek mümkündür.
Aşık Paşa Türbesi
Kırşehir'in sembol isimlerinden bir diğeri ise Aşık Paşa'dır. Asıl ismi Ali olduğu belirtilen Aşık Paşa Arapkir doğumlu olmasına rağmen Kırşehir'de yaşamış ve burada vefat etmiştir. Türk Edebiyatının önemli isimlerinden birisi olmayı başarmış, kendi alanında birçok eser üretmiştir. Kale aldığı eserlerde Türkçe dilini kullanan Aşık Paşa, tasavvuf konularını derinden işlemiştir. Aşık Paşa tarafından kaleme alınan 10,613 beyitlik Garipname tamamen Türkçe bir eser olmasından dolayı Edebiyatımızın yapı taşlarından birisi olarak kabul edilir.
Kırşehir'in önemli isimlerinden birisi olan Aşık Paşa, vefat ettiğinde naaşı kendi adının verildiği mahallesinde, büyük bir mezar içerisine defnedilmiştir. Türbe iki bölümden oluşsa da tek katlı bir yapıya sahiptir. Türbenin mimari özelliklerine baktığımızda Anadolu Selçuklu Devletinin süsleme sanatlarından parçalar gördüğümüzü söyleyebiliriz.
Seyfe Gölü
Seyfe Gölü, Kırşehir'in en önemli ziyaret merkezlerinden birisidir. Yaz aylarında sıcaklıklar nedeni ile suyu büyük oranda azalan Seyfe Gölü, kışın yağışlar sayesinde oldukça fazla su oranına sahip olmaktadır. Kapalı bir havza olan Seyfe Gölünde su durduğu yerde sürekli olarak tuzlanmaktadır. Çorak bir toprağa sahip olan Seyfe Gölün tuz oranından dolayı Tekel tarafından işletildiğini söyleyebiliriz.
Üzerinde tuz işleme tesislerinin bulunduğu Seyfe Gölü aynı zamanda yarı bir kuş cennetidir. Dünya üzerinde nesilleri giderek azalan Flamingo kuşlarının yuva yaptığı bu gölde binlerce kuş kuluçkaya yatmak için gelmektedir. Ancak son zamanlarda artan yasa dışı avcılık, birçok kuş türünün tedirgin olmasına neden olmaktadır.
Mucur Obruk Gölü
Dairesel bir görünüme sahip olan Obruk Gölü Kırşehir - Kayseri yolu üzerinde yer almaktadır. Etrafı kayalık duvarlarla çevrili olan bu gölün kapladığı alanın az olmasından dolayı derin olmadığı düşünülür Oysa 100 metrelik bir derinliğe sahip olan Obruk Gölünde sazlık kısmın ön plana çıktığını görüyoruz. 5 metre derinliğe sahip olan sazlık kısım dahi aslında göl hakkında ipuçları veriyor.
Kapucu Cami
-
Kapucu Cami
Kapuca Mehmet Paşa tarafından yaptırılan Kapuca Cami Kırşehir'in kent merkezinde yer almaktadır. Bütünü ile kesme taştan yapılan cami zaman içerisinde yıkılma tehlikesi de geçirmiştir. En büyük bakım ve onarım çalışmasını 1960 yılında gören cami, tüm olumsuzluklara rağmen dim dik ayakta durmaya devam etmektedir.
Aflak Baba Türbesi
Kırşehir’in Mucur ilçesinde yer alan Aflak Baba Türbesi, bölge halkının çok fazla ziyaret ettiği yerler arasındadır. 1968 yılına kadar moloz bir yıkıntı ve basit bir sandukadan oluşan türbe, aynı yıl büyük bir bakım ve onarım çalışması görmüştür. Selçuklu Mimarisine uygun olacak şekilde baştan inşa edilen türbe güzel bir görünüme sahip olmuştur.
Kesik Köprü
Selçuklu Devleti, hüküm sürdüğü dönemde Anadolu’nun birçok noktasına köprü yapmıştır. Kırşehir ile Konya arasında yer alan Kesik Köprü, Kızılırmak Nehri üzerinde yer almaktadır. 13 göze sahip olan köprünün kitabesi günümüze kadar ulaşmayı başarmıştır. Kitabesinde yer alan verilere göre köprü 1248 yılında Keyhüsrev oğlu Keykavus döneminde yaşamış olan Atabeg İzzü’d Din Muhammed tarafından yaptırılmıştır.
Köprünün neden Kesik Köprü olarak adlandırıldığından da bahsetmek istiyoruz. 17. Yüzyılda ve 18. Yüzyılda bölgede yaşayan eşkiyalar köprüyü kesip sürekli halkı soyduğu için köprü bu isimle anılmaya başlanmıştır. Köprü ziyaretiniz sırasında kitabesine göz atmanızı kesinlikle öneririm
Cuğun Barajı
Cuğun Baraj Gölü, bölgedeki taşkınları önleme ve tarısal sulama ihtiyacını karşılamak üzer 1970 yılında oluşturulmuştur. Kırşehir kent merkezine 20 km kadar uzaklıkta olan baraj gölü daha çok piknik ve mesire yeri olarak tercih edilmektedir. Ancak yapısının rüzgar sörfü ve diğer su sporların yapımına da uygun olduğunu söyleyebiliriz.
Balık avcılığıyla ilgileniyorsanız olta takımınızı yanınıza alarak geliniz. Cuğun Baraj Gölü içerisinde sazan, tatlı su kefali ve aynalı sazan türlerinden bol miktarda bulunmaktadır. Kış ayı ziyarete geldiğinizde gölün bütünü ile donduğunu ve muhteşem bir manzaraya sahip olduğunu görebilirsiniz.
Neşet Ertaş Müzesi
Türkülerin babası, sazların atası olan Neşet Ertaş bildiğiniz üzere Kırşehirli idi. Garip lakabı ile bilinen Neşet Ertaş hiçbir zaman memleketini hor görmedi, ondan vazgeçmedi. 72 yaşında vefat eden usta ses memleketinde, müzesinde yaşatılıyor. Neşet Ertaş müzesine girdiğinizde başta Neşet Ertaş’ın kullandığı sazlar olmak üzere ozanların vazgeçemediği sazlar ziyaretçilere sunulmaktadır.
Kırşehir Müzesi
-
Kırşehir Müzesi
Cumhuriyet Döneminde açılan müzeler içerisinde yer alan Kırşehir Müzesinin temelleri 1936 yılında atılmıştır. Bölgede müze öncesinde de elbette tarihi eserlerin gösterime sunulduğu alanlar oluyordu. Ancak; eserlerin koruma altına alınabilmesi için müzenin gerekli olduğunu düşünüldü. Şehrin yerleşim birimi olarak geçmişi M.Ö 3,000’li yıllara kadar dayandığı için çok fazla arkeolojik eser gün yüzüne çıkarılmıştı.
Daha sonradan tekrardan bir bakım ve onarım çalışması gören Kırşehir Müzesi, iki olarak hizmete 1997 yılında yeniden açılmıştır. Alt katta arkeolojik eserler sergilenirken üst katta tamamen etnografik eserler yer almaktadır. Kapadokya bölgesinde yer almasından dolayı Kırşehir müzesinde tahmininizden daha iyi şeylerle karşılaşacağınızı söyleyebiliriz.